Yolda Olma Hali/Metro

Turnike öttü, kolu ittirip geçtim. Oh neyse ki sorunsuz, size de olur mu bilmem, ama bazen seyahat kartına ihtiyaç duyduğunda aklın karışır ya… - Acaba içinde para var mı? Gidip kontrol mi etsem? Yok yahu, illaki vardır düşünceleri arasında gelgitler yaşarken turnikenin ağzına kadar gelirsin. Kartı okutursun, yeşil ışık yanar, o tanıdık bip melodisi kulağına şenlik gelir. Hemen ardından güvenlik x-ray cihazından geçip metroya iniş için harekete geçersin. Ama bazen de… o an gelir, kartı okutursun ve turnike sanki bütün metroya anons eder gibi bağırır - Yetersiz bakiye zaten ekranda kırmızı uyarı yanıp sönüyor, bir de niye afişe ediyorsun ki insanı? Neyse, bu sefer şanslıyım yeşil ışık yandı, geçtim. Şimdi metroya inme vakti. Aslına bakarsan genelde yürüyen merdivenleri kullanırım. Bazen de sabit merdivenlerden kendi tempomda, inip çıkarım. Ama bazı günler, yorgunluk çöker, katlar arası mesafeler gözümde büyür de büyür. Sanki her basamak bir maraton, her kat bir dağ o vakit asansör...